23 Haziran 2009 Salı

zenginler laneti


Dönem dönem gazetelerde televizyonlarda haberleri çıkar, zengin birtakım güruh binlerce dolores verip şunu bunu alır, tasası da bizim gazeteci/magazinci takımı eliyle çalışan kesime düşer. Evet yine onlar, yine o sınıf atlama meraklısı, kadınları zengin koca sevdalısı, senede üç gün tatil köyüne gitmek için bütün yıl taksit ödeyen, televizyondaki denyo dizilerin hedef kitlesi, laf ekonomiye, eğitime geldi mi mangalda kül bırakmayan eksik akıllı kesim... Bunların bir özelliği de elalemin çantasına harcadığı parayla kaç fakirin doyacağını, kaç köy çocuğunun okula gideceğini hesaplamaktır. Bunu toplumsal bir görev gibi görür, bu şekilde konuşmaktan o açları kendileri doyurmuşçasına keyif alırlar.

Hatırlıyorum, bi seferinde kadının biri onbin dolara mı ne çanta almıştı, bu halkın sesi de ayyuka çıkmıştı vay efendim olur mu öyle şey diye. Kadıncağızla röportaj yapmışlar, hesap verir gibi yardım yaptığı yerleri falan açıklamış. Ayıp lan, ben olsam kapımdan kovarım "size ne lan pis fakirler" derim. Kadın efendiymiş yine, bunları adam yerine koyup anlatmış. Yalan söyleyecek değil, sağlam da yardım yapıyormuş sağa sola. Ama yok işte o çantaya verdiği parayı da versin, neden vermiyor? Demek ki var daha, olmayıncaya kadar, kuruyuncaya kadar ona buna dağıtsın. Hatta biraz da sana bana, yarım akıllı maaşlı denyolara dağıtsın dimi? Size kazandı çünkü, hepiniz söz sahibisiniz onun kazancında. Tatile giderken, lükse harcarken sormak zorunda. Neden? E siz alamıyorsunuz çünkü, siz alamıyorsanız o da almamalı. Almayınca ölünmüyor bak, ne gerek var ki o da almasın dimi? Tarraaamın antenleri sizi...

Hastayım zaten bu halk takımının zengini ötekileştirmesine, öyle ki adamlar uzaylı sanki, bambaşka, nefret edilesi bi tür. Sırf zengin diye tipine bile saydırır, niye? Zengin ibine, kimbilir kimlerden tırtıkladı, kimbilir kimleri dolandırdı. Böyle de para harcıyor torrrospu çocukları, millet açken sefa sürüyor monakoduklarım... Sanki kendisinde olsa kendisi yapmayacak. Ben sana bişey söylim mi, o maaşlı denyonun önüne o paranın yarısını koy, orospu çocuğunun en hası olmazsa gel yüzüme tükür. Öyle de şerefsiz, yamuk karakterli adamlardır bunlar. O zaman hatırlatırsın açları, okuyamayan çocukları. Adam o yokluğun içinde bile 20 taksitle plazma tv alıyor, 12 taksitle tatile gidiyor boru değil, parası elinde olsa kendini kaybeder herhalde. Zaten piyango talihlilerinin iflah olmayışından belli, o kafaya para geldi mi bünyeyi bozuyor. Halbuki kendi kazanan adam olayı sindiriyor zamanla, bu dangoz gibi iki günde damı dötü dağıtmıyor.

Ha bu dangoz da zaten o kafayla zor para sahibi olur, anca piyangoyla. Hem zaten bizde zengin olmak, zengin olmayı istemek çok ayıptır. Para için bişeyler yapmak büyük karaktersizliktir. Hepimiz beleşe çalışıyoruz zaten, markete de öpücük veriyoruz. İnsanın yüreği iyi olsun sonuçta önemli olan bu.

2 yorum:

Elmoş dedi ki...

Ouv, evet. Bir de "kedi köpek besleyeceğime çocuk büyütürüm, daha sevap"çılar var. Aynı kafada. Adam illaki terazileyecek her şeyi, önem derecelerini belirleyecek ve ona göre pay dağıtacak şefkatinden.
Onbin dolara çanta almasın, dünyada açlar var. ULAN, almayıp da açları mı besleyecek sanıyorsun? Veyahut o açların hepsinin açlık sebebi o çantayı alabilmek midir? Bu fedakarlığı yapsa da almasa, dünya ekonomisine ne katkısı olacak bu insanın? Bir anda tüm zenginler tüm onbindolar çantaları kenara koyup yeni çivavaları gibi çocuk mu besleyecekler?
Bir diğer grup yalan solcu da "mekdanıta gitmiyorum"culardır. Bunlar 365 günde tüketecekleri 6 hamburgerle mekdanıtı batırdıklarını sanarlar. Alet olmama, birey olarak karşı durmayı anlarım ve saygı duyarım da, çoğunda şeye sürülecek akıl olmadığından onyıllar öncesinin ideolojilerini bugün de geçer akçe sanma ve günümüz koşullarının gündeme getirdiği bir milyar değişkenin, sonuçtaki etkilerini hiç algılayamama var. Ve bu yüzden de evet. Bu kadar yeter. Bir başka öfke tomurcuğu programında tekrar salya saçmak üzere.

hevesli bardak dedi ki...

Ooo Elmoş sizi yeniden buralarda görmek ne güzel (riziko ekolü)... Aslında var ya bunlar hep o "bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş" yok efendim "adamın biri her gün denize denizyıldızı atıyormuş" kafalarından çıktı. Böyle tek kişilik devrim hikayeleri filan.

Bizim bir çanta = X adet fakir hesaplayıcısının bütün motivasyonu ise haset bence. Herif resmen haset ediyor, onu da açlar fakirler okuyamayan çocuklar diye meşrulaştırıyor. İndirim zamanları mağazalarda birbirini ezenler de bu kesim aslında. Siz doyursanıza lan açları, öteki adam belki hayrına okul yaptırdı sen ne yaptın anten diye sormazlar mı adama?

bunları da bilelim

Related Posts with Thumbnails