26 Ekim 2009 Pazartesi

atlas shrugged - ilk kitabın ardından

Şu yazımda bahsetmeyi unuttuğum o rezil önsözden başlayayım.

Kitabın Sinan Çetin sponsorluğunda Plato Yayınları'ndan çıkmış Türkçe tercümesinde Ayn Rand'ın önsözünden önce bir de Serdar Erener önsözü var. Hem de nasıl biliyor musun, sayfalarca. Anlaşılan sinançetingil ve serdarerörener kafa kafaya verip, "hacu biz bu kitabı halka hizmet adına bastırdık ama bizim millet andaval şimdi anlayamazlar olayı, adamlar niye işi bıraktı höldinklerini kodu gitti derler" diye düşünüp biz gerizekalı kitap okurları için böyle senli benli, "ben bir zamanlar"lı, şirin mi şirin bir önsöz hazırlamaya karar vermişler. Serdarerörener yıllardır biz gerzek halk ile iç içe, bize sürekli bir şeyler satma peşinde olduğundan bizi bizden iyi tanıyışına güvenerek kitapla, Ayn Rand'la aramızda adeta bir köprü vazifesi üstlenmiş.

Ya ulan, ben bu kadar pespaye, bu kadar KendiniHadsizceCiddiyeAlan bir davranış mamulü görmedim. Adamın her bir beyin kıvrımından tiksindim, "hay almaz olaydım" dedim... Benim işim satmak ve amatör insan sarrafı kısımlarında kusasım geldi.

Okumayanlara orijinalinden okumalarını, Türkçe okuyacaklarsa o önsözü atlamalarını tavsiye ediyorum. Daha temiz bir başlangıç olur.

Televizyonunu yeni açanlar için tekrar edeyim, Atlas Shrugged, ilk defa 1957'de basılmış, Birleşik Devletler'in (ehöm) Büyük Buhran (The Great Depression) zamanını anlatan, bu esnada da "kurtuluş Kapitalizm'de" buyuran bir "felsefi roman". Ayn Rand kendi yazdığı önsözde "The Fountainhead bu kitabın uvertürüdür" demiş (overture?). Ağır ve yoğun bir felsefi içerikten çok 1000küsür sayfada Kapitalizm'in güzelliklerinden bahseden ve bireyin tarafını tutan, kahramanları birey/bireyci/kar peşinde olup mıymıntı asalakları "ama insanlar, ama duygular" diyen, şimdiki zamana göre biraz köşeli bir metin.

Rockefeller Plaza. Taggart Transcontinental binası olsa bu kadar olur.

Bunları zate yazdıydım, ben karakter dedikodularıma geçeyim. Okumayanlar için bir miktar spoiler var, arz ederim.

- İlk kitabın sonuna doğru Francisco d'Anconia kayboldu, ne peşinde, nasıl geri dönecek acep. Acep nedendir.

- Dagny Taggart'ın kadınlığı, şu bireycilik, kar amaçlı olma hali çerçevesinde ne de güzel tasvir edilmiş. Zamanına göre çok ütopik, hatta şu an için bile biraz ütopik bi kadın sayılır Dagny. Naz yapmıyor filan...

- John Galt Hattı macerasından başarıyla çıkan Dagny hem hattı, hem çelikçibaşı irkek Rearden'ı kaptı. Şimdi motor peşinde. Atmosferdeki statik elektrik filan biraz yalan şeyler ama bunu biraz da Back to the Future serisindeki akı kapasitörü gibi okumak lazım sanırım. Zaten motor peşindeki macera sayesinde karşı takım mensuplarını, yazarın gözünde ve kitabın evreninde sistemin mızmız parazitleri diye tanıyacağımız insanlardan bir demet görmüş oluyoruz.

- Kitabın evreni dedim de aklıma geldi. Tamam şimdi çok da felsefi roman olarak görmedik, ne bilim fikir yoğunluğunu yeterli ve çeşitli bulmadık ama yazarın bir kitap için kurduğu dünya vardır ya, o dünyanın da renkleri, kokuları, sesleri ve dahi fizik kuralları vardır, işte Ayn Rand'ın Atlas Shrugged'da kurduğu dünyaya bayıldım ben. Akşam olsa da servise binsem, kitabımı okusam diye bekler oldum gün içinde.

- Romanın bi analizi gibi bişeyi var şu sayfada, Rockefeller Plaza resmini de onlar koymuş. Spoiler olur diye okumadım sonuçta John Galt kim bunu bilmiyorum.

- imdb'de filmine ait bir sayfa var, tek oyuncusu belli: Dagny Taggart rolünde Charlize Theron. Bu da benim acayip hoşuma gitti, düşünsene Charlize Theron'dan harika bir Dagny çıkar bence. Yalnız film olması için kitabı epeyce kesip kırpmaları lazım, pek kimseyi tatmin edeceğini sanmıyorum o yüzden.

Jolie for Dagny Taggart yea

- "2008 yılında çekilecek film için" ohooo yalan olmuş o, Angeline Jolie olacakmış Dagny. Aslında yakışmış da gibi ama Angeline Jolie kafasında bi kadın Dagny Taggart'ı oynarsa Ayn Rand mezarında ters dönebilir.

- Şurada bi cast tahmini koymuşlar ama biraz Lost etkisinde kalmış. Bi kere Kate'den Dagny olmaz arkadaş. Charlize Theron iyi. Lillian Rearden olarak Jennifer Conelly fena değil ama benim aklımda daha çok Dita von Teese tarzı bir kadın canlandı. O olmasa bile saçlarını kesin öyle yapmalılar. Hank Rearden için Daniel Craig gayet yerinde olmuş. Bi tek Francisco d'Anconia'yı yakıştıramadım burda. Daha İtalyan tipli biri olsun, Al Pacino bile olabilir ama bilemiyorum kafamdaki tipe benzeyen bi aktör gelmedi aklıma.

- James Taggart'ın bi sıkı dayak yemesi lazım.

- İlk kitabın sonu çok alevli, beyle alev alev, gayet tatlı bir final olmuş.

Pek ilginç tespitler yapamadım ama bunları yazmalıydım dostum... malıydım... malıydım...

2 yorum:

Ova (Excuse My Reading) dedi ki...

bunu okumadım ama fountainhead i okudum.. çok güzel vesselam.. sinan çetin el atmasa daha iyiymiş ya.. ayn rand i baskasından tavsiye almasam, kitabı almazdım, o derece :)

mini not: kelime dogrulamayı kaldırsana gurban?

hevesli bardak dedi ki...

Ben comment'lerde kelime doğrulama olduğuna tikkat etmemişim yav, ben comment ederken çıkmıyor. Sağol varol uyardığın için, kaldırdım bundan böyle.

Ben de bundan sonra The Fountainhead'i mi okusam diyorum ama aynı tadı vermez diye şeyediyorum. Zate ikinci kitabın da bi solukta ortalarına geldim, bitmesin diye yavaş okucam nerdeyse (:

bunları da bilelim

Related Posts with Thumbnails